ZAMANI ELİNE ALMAK…

Bakın ne düşündüm bide; Biz şimdi bir sürü sosyal platformda varız ya ama bir sürü de varız yani, n’olursa olsun bu çok zaman alan bi şey. Ha “aman zamanı oralar almayınca bilimsel çalışma mı yapıyoruz”; elbette “hayır” ama yine de boşuna geçen zaman insana vicdan yaptırıyor!

Bana yaptırıyor yani…

Tivitırda gündem takip ediyoruz; aynı şeyi Face'de, Instagramda , Instagram durumda, Vatsap durumda paylaşıyoruz… Sonra ordan gelen geri bildirimlere bakıyor, cevap vermeye çalışıyoruz, e orda da takip ettiğimiz şeyler oluyor.

Az zaman değil yani. Telefonda nerde, ne kadar vakit geçirdiğinize baksanız şaşarsınız.

Bi de oyun programları.

Hele benim gibi oyuna bağımlılar için atom bombasına yakın tehlike yani. Senenin birinde FarmVille oynuyorum tamam mı, orda küçük buzağın olunca arkadaşlarına biberon isteği atıyosun, onlar sana gönderiyor öyle büyüyor buzağı. Bi gece oynuyorum,bi buzağım oldu. E gece yani  kimse biberon göndermedi bana. Buzağım aç kaldı diye sabaha kadar ağladım.

Aşırı mal bi bağımlılık benimki yani. Bu yüzden oyun programı indirmiyorum, gerginliğimin uzun sürdüğü dönemde kafamı dağıtmak için indirsem de iki üç gün manyak gibi oynuyor sonra kendim beceremediğim için çocuklara diyorum “ben farketmeden silin” sonra ben kızayım/ edeyim ama siz tınlamayın. Öyle öyle yükleyip sildiriyorum işte.

Ve de Allah'ın belası Vatsap grupları. Ve de Allah'ın duble belası Vatsap veli grupları. Abuk sabuk bir sürü şeyi okumak zorunda kalıyosun. Bir şeye dahil olmasan sapık hissediyosun, ayıp etmiş hissediyosun. Dahil olsan boş geyik. Birikmiş mesajlara bakmayayım desen acaba benden mi bi şey dediler diye merak ediyosun, baksan bir sürü fuzuli şey okuyosun.

Yani bunun sonu yok.

Bence iyi yaptığım, en azından bana iyi gelen bir şeyi anlatmak istiyorum şimdi:

Olağanüstü hal olmadığı müddetçe oyun programı yok olsa da maksimum üç gün sınırı koydum.

Sosyal platform hesaplarını sildim, bi Instagramı arada reels bataklığına düşüp aptal saptal videolar izleyerek kendimi akıllı hissettiğim için bıraktım. Ama orda da kendime sınır koydum en fazla on dakika bakıyorum günde.

Vatsap gruplarından çıktım. Sadece göz bebeğim Amazonlar var ve ayda aynı iki kitabı okuyup bir zoom toplantısında kritiğini yaptığımız bir kitap grubu.

Veli gruplarına bakmıyorum. Çok büyük bi sıkıntı olsa illa sıkıntısı olan bana bir şekilde şahsi olarak ulaşır çünkü.

Ve bütün bildirimler sessizde. Telefona hiçbir şekilde bildirim gelmiyor, bu da beni telefondan gelen bir sesin değil kendimin kontrolümde tutuyor.

Zamanı da elime almış oluyorum böylece. Ve o zaman da yaptığım şeyler bana kendimi özel hissettiriyor, çünkü kendim için kullanıyorum o zamanı. Yürüyüşe çıkıyorum, deniz kenarına gidiyorum, kitap okuyorum, film izliyorum, seneye kurslarıma bıraktığım yerden devam edicem mesela ...yani zamansal hayallerim de var ve hedef koymak da insanı yaşamın içinde tutuyor.

Ve anladım ki benim gibi beş kuruş verilip konuşturulan ama yüz liraya susturulamayan bir kişilik için her ne kadar modası geçse de uygun olan tek yer Feysbuk. Ve burdaki insanlarla etkileşimde olmaktan mutluyum, ayrıca da övünmek gibi olmasın da, çok kaliteli arkadaş listem var. Ve de ben bütün deneyimlerimi buraya aktarmak istiyorum çünkü giderek farkediyorum ki benzer ruhlar taşıyanlar bir şekilde birbirini buluyor.

Hamdiye Kazdal DELİHASAN

YORUM EKLE