Türkiye Enerji Üretiminde kullanılan kaynakların %26’sı Doğalgaz, %10’u ithal kömür, %11’i taş kömürü, linyit ve asfalttan oluşmaktadır. Bu kaynakların ithal olması ise sorunun ana kaynağıdır.

2019 yılı dış ticaret açığımızın %51’i enerji üretimi kaynaklı. Bu dış ticaret açığının önlenmesi için potansiyellerden bahsedelim.

Güneş potansiyeline biraz eğilsek mi?

Türkiye’de ortalama güneşlenme saati yıllık 2640 saat. Bu günlük 7,2 saate denk gelmekte. Bu süre Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yıllık 2.993 saati bulmaktadır. Bu potansiyel Avrupa’nın tam 4 katı. Evet yanlış duymadınız 4 kat daha fazla.

Peki neden bu potansiyeli kullan(a)mıyoruz? Çünkü Rusya ile yapılan enerji garanti alımları ile doğalgaz ve ithal kömürüne mahkûm kaldık.

Enerjide sömürülen bir ülke haline geldik.

Her geçen gün derinleşen enerji açığı halkın sırtına kambur olmakta ve kış mevsiminin yaklaşmasıyla özellikle doğalgaz ile ısınmanın maliyeti bizleri kara kara düşündürmekte.

Diğer kalemlerde olduğu gibi enerji ithalinde de zirve ülkelerdeniz. Lâkin bu açığı kapatacak potansiyellerimiz de yok değil. Bunlardan en göze çarpanı ise "güneş enerjisi" potansiyeli.

Geneli bir yana bırakıp, Güneydoğu Anadolu Bölgesi ve özelinde Adıyaman’ın "güneş potansiyelini" konuşalım. 
 
İlçeler bazında Adıyaman güneşlenme süreleri değerlendirildiğinde ise;

Grafiklerde görüldüğü üzere Güneydoğu Anadolu Bölgesi tarım topraklarının yanı sıra güneşlenmede de bir cennet. Türkiye’de günlük ortalama güneşlenme saati 7,2 saat iken bu süre Adıyaman’da 8 saat olarak hesaplanmakta. 

Bu da bize şunu göstermekte:

Eğer Adıyaman sadece güneş enerjisinden elektrik üretimi için yatırım merkezi olarak tercih edilirse bu şehir tam bir enerji merkezi haline gelecektir. Tüm ilçelerimiz bu yönüyle fırsat alanı olarak görülebilir. Adıyaman’a bağlı tüm ilçeler güneşlenme saati süresinde Türkiye ortalamasının üzerinde değerlere sahip. Ancak Adıyaman’da kurulu Güneş Enerjisi Santrali 11 MW. (Maalesef sadece 11 MW.) Bu mevcut potansiyelinin yanında düşük bir orana denk gelmektedir.

Bugüne kadar sanayide, turizm ve tarımda yol alamayan şehre güneş doğmuş durumda. Bu fırsatı değerlendirelim.

Enerji üretimi ile ilde GES yatırımları endüstriyel yatırımların tetikleyicisi olacaktır. Enerji üretimi tarımsal sulamaya yeni bir umut olacaktır. Enerji üretimi santral bakım onarım ve yan girdiler de hizmetler sektörüne katkı sağlayacaktır. Enerjisi üssü bir Adıyaman istihdamın da merkezi olacaktır.

"Üretmek" dedik işte üretimin daha dokunulmamış yalın hali elimizde. Bunu iyi işleyip her yatırımcıya cazip hale getirmek için bürokratik engelleri kaldıralım. Paneli, invertörü kendimiz üretip verimliliği arttıralım.

ÜRETELİM,
GÜÇLENELİM, BÜYÜYELİM!

Büyüdükçe müreffeh Adıyaman’ımızı yeniden inşa edelim.