Eğitimci-Yazar Ali Bozkurt'la 2004 yılında tanışmamıza vesile olan Adıyaman'da Bugün Gazetesindeki köşem dahil çalıştığım gazetelerdeki köşemin adı yıllarca YAZI-YORUM'du..

Binden fazla köşe yazısı, makale, deneme ve fıkra yazmış biriyim ama şimdi YAZ(A)MIYORUM..

Yakınlarım dahil birçok tanıdığımın vefat haberine imza atmış biriyim, özel hayatımı ve duygularımı işime karıştırmayan bir gazeteciyim, şöyle ki kendi nikahıma bile haber çalışması nedeniyle gecikmiş biriyim ama YAZ(A)MIYORUM..

Eğitimci-Yazar Ali Bozkurt abi vefat etti.

66 yaşındaydı; Öğretmenden Mektup Var, Allah İnancı ve Esmaü'l-Hüsna, Faklı Dünyalar, Huzur Arayan Ruhlar, Temel İnanç Sistemleri, Şehir Az İleride ve Gençler İçin Hayat Reçetesi gibi bir çok kitaba imza attı..

Ne kolay yazdım bu son paragrafı bilseniz ve siz de bir çırpıda okudunuz... 

"Gelin, bir de o kitapları yazana sorun" demek isterdim, 2-3 ay önce bu konu açılsa rahatlıkla derdim ama şimdi diyemiyorum.. Ben vefat etti deyimi yerine "gitti" demeyi tercih ediyorum ve Ali Hoca da gitti..

Sessiz, sakin, araştırmacı, çalışkan, titiz ve mütevazı bir kişiydi..bir o kadar da gizli bir telaşı vardı, benim gibi...

Hayatın sanılandan kısa olduğunun bilinciyle hiç durmadan, ara vermeden, yorulsa bile pes etmeden "Allah rızası için", "hayırlı amellere imza atabilmek" ve "nesillerin ebedi kurtuluşuna katkı vererek Yüce Peygamberimizin şeffatine nail olmak için" çırpındı..

İnsan bedeninde bir kuş yüreğine sahipti.. (bu deyimi o yaşıyorken kullanmadım çünkü ona gösterilen sevgi ve saygı içeren davranışları gördüğünde bile mahcup olurdu,) tevazusuyla örnek bir müslümandı..

Nerede, hangi konuyla alakalı bir mesele görse, duysa, hissetse günlerce araştırır; Kur'an-ı Kerimden, Hadislerden, Sünnetlerden, Alimlerin yorum ve değerlendirmelerinden derlediği kaynak bilgileri de iliştirerek sayfalar dolusu makale veya kitapla çözüm önerisi sunardı..

En çok da geleceğimizin umudu çocuklar için gayretli çalışmalarına bütün Adıyaman şahit ve "teşekkür" etme şansımız bile yok..

YAZ(A)MIYORUM...

Nasıl yazayım, ne yazayım, içim kelime dolu, tıkanıyorum...

Siz yazın lütfen...

Çünkü, Ali Hoca da gitti... bir değerimizi daha anlamadan yitirdik..