Başlığa bakarak roman ve şiir paylaşacağımı sanmayın..

Ben bu yazımda "pandemi destekleri" dağıtan Hükümet tarafından unutulan yerel basını ve yerel sanatçıları hatırlatmak istiyorum...

Gerçi her zamanki gibi toplumsal konularda atik davranarak konuyu kamuoyunun dikkatine sunan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adıyaman Milletvekili Av. Abdurrahman Tutdere'nin hızına yetişemedim ama ben de kendi yorumumla dile getirmek istiyorum...

Coronanın başladığı ilk günden beri faaliyetleri kısıtlanan ve bazen günlerce mağur olan yerel sanatçılarımızın ve yerel basınımızın AK Parti yöneticileri tarafından ne zaman görüleceğini merak ediyorum..

Yaptıkları en küçük etkinliği bile çarşaf çarşaf haber ve yorumlarımızda görmek isteyen bu muhterem zatların yerel basın arasında ayrım yapmasını kınadığımı ifade etmek istiyorum..

"Bu günlük olduğu için etki alanı büyük" diyerek günlük gazetelere, "bu ev, işyeri ve araçlara kadar giriyor" diyerek radyo ve televizyonları binlerce lirayla destekleyen yöneticilerin (mesela) internet medyasını ve haftalık/aylık gazete ve dergileri önemsemediğini gördüğüm için çok üzgün ve kırgınım..

Çeşitli meslek guruplarına "karınca kadarınca" pandemi desteği veren merkezi Hükümete de ayrıca seslenerek etkinliklerine renk katan yerel ses sanatçıları ve müzisyenleri ve aynı etkinliklerini birkaç dakikada duyuran internet gazetecilerini ve çarşaf çarşaf röportaj verdikleri haftalık/aylık gazete ve dergileri hatırlatmak istiyorum..

Pandemi korkusunun dağılması için günlerce sosyal medya ve sitelerden konser veren, eserlerini bedava paylaşan Aziz Çelik, Kahtalı Mıçı, Kahtalı Hamido, Mehmet Sadık Doğan, Mustafa Bulut, Mehmet Aslan, Hüseyin Hanol, Kemal Arda, Ramazan Siner, Ozan Duymaz, geçtiğimiz günlerde aramızdan ayrılan arkadaşım Mahmut Göksu ve adını sayamadığım sanatçı kardeşlerimi de "unutulanlar" listesine not edin diyorum..

Geç olmadan bu adaletsiz dağılımdaki eksikliği/hatayı görün diyorum..

Gazeteciler ve sanatçılar el-avuç açmaz, onları böylesi durumdan Allah korusun ama çoluk çocuğunun yaşamı için bir gün bu acı duruma düşerlerse inanın aklı başında kimse tarafından yadırganmazlar..

Mazallah birisi maddi nedenlerle acı bir habere konu olursa duyan/gören herkes "unutulanlar"ı değil "unutanları" kınayacaktır...

Ekonomik zorluklardan kimse bahsetmesin, açıklanan ve hatta gizlenmeye çalışılan durumu bilecek kadar "haberdarız" ama lütfen "huzur hakkı" ve benzeri isimler altında binlerce lira alanlara ve "gelir garantili" imtiyazlı müteahhit ve diğer zevata da durumu hatırlatarak dengeyi sağlayın..

Sizden haksız ve gereksiz bir talebimiz yok, sadece adaleti sağlayın yeter!

Mehmet Emin Danış