Sosyal medyayı takip edenler Sorgunlu Fadime'yi duymuştur..

Deli olarak bilinen ve kılık-kıyafetiyle erkeğe benzetilen Fadime, sokakta rastladığı bazı kişilerden para istermiş..

"Param yok" diyenlere "olsaydı kaç lira verirdin" diye sorar, karşısındaki kişinin söylediği rakamı dinleyip "helal olsun" diyerek teşekkürünü ifade edermiş...

Parası olup da verenlerden aldığı paralarla da gidip çeşitli kırtasiye malzemeleri alıp rastladığı öğrencilere dağıtırmış...

Bizim aramızda da bu tür yardımlarla eğitime katkı verenler var elbet ama sormadan edemeyeceğim, sizce yeterli mi?

Özellikle Coronavirüs'ün engellemesiyle internet ortamında ders görmek durumunda kalan yüzbinlerce öğrencinin tablet, bilgisayar, internet ve bunlara dahil eklenti araç-gereçten mahrum olduğu biliniyorken daha çok sayıda Sorgunlu Fadime'ye ihtiyacımızın olduğu açıkça ortada..

Milli Eğitim Bakanının "Bakanlıkça 500 bin tablet" dağıtılacağının açıklanmasından önce harekete geçen sivil yardımseverler, STK ve Belediyeler neden sustu, etkinlikler neden durdu, verilen sözler neden yerine getirilmiyor, sözler tutuluyorsa neden kimse görmüyor?

Bakan Selçuk'un açıkladığı sayıda tablet dağıtımı yapılıyor mu, kriteri ne, hangi şehirde, hangi sistemle dağıtım yapıldığı bile muallakta iken Sorgunlu Fadime gibi hayırseverlerin faaliyetine de engel olundu...

Lütfen "biz, delilerin" dillendirmeye çalıştığı, gelecek nesillerimiz açısından hayati derecede önemli olan bu meselede politik hesap yapılmasın? 

Lütfen, hayırseverlerin çalışmasına engel olan üst düzey açıklamalardaki muallak ifadelerin içi doldurulsun...

Lütfen.. yani lütfen.. 

Anlayın işte, Sorgunlu Fadime kadar olmak gerek..