SENİ GİDİ PİS MEALİST,
YİNE Mİ TÜRKÇE KUR'AN OKUYON..
Kur'an'ı anlayarak okuma çabalarının çığ gibi büyüyor olması, onun seslendirmesini ibadet görenlerce hiç de hoş karşılanmadı.
Ve bu çabanın önünü kesmek için kategorize etmekten kaçınmadılar;
Mealizm!
Mealist; belki de, bir din kitabını anlamak için çaba gösterenlere gelen-ekçilerce takılan ilk etiket oldu.
Mealistler, hain oryantalistlerce yetiştirilip cami avlularına bırakılmış ve anlamadan Kur'an'a bakan müslümanlara, "artık anlayarak ta okuyun" diyen Vatikan ajanlarıydı!
Yüzyıllar önce Germen kilisesinin kapısına "Almanca" İncil sayfaları asarak, Vatikan'ın Latince İncil dayatmasına başkaldıran Martin Luther de böyle yaftalanmış ve hemen aforoz edilmişti.
Yüzyıllardır arapça orijinalini anlamadan seslendirmeye bunca sevap (!) verilirken, nereden çıkmıştı bu "anadilde Kur'an okuma" zırvası? Türkçe okumak ve anlamak hiç sevap mı olurdu?
Allah'ın, vahyinde "Biz, ANLAYASINIZ diye onu Arapça bir Kur'ân yaptık" (Zuhruf.3) demesinin bi önemi yoktu! Biz anlamadan okumayı daha çok sevdik ve Allah'a din öğrettik (!)
Ne Selçuklu'da ve ne de Osmanlı'da tercüme yoktu ki, bize ne oluyordu? Sanki atalarımız Türkçe'ye çevirmeyi bilmiyorlar mıydı? Ama onlar bu büyük ihanet (!) projesinin farkındaydılar, onun için kimseye Türkçesini öğretmediler.
Soracağın bişey varsa, mahalle imamına veya Şeyhülislam'a sorman yeterliydi, onlar okur, anlar ve cevap verirlerdi. Mesela saltanatını korumak için, Kur'anın vicdanını kanatıyor olsa da, beşikteki kardeşlerini boğmak için bile fetva alabilirdin!
Kur'anın yönetici seçimi "Şura'ya" dayasa da, Kur'anı okuyamayanlara "İmam Kureyş soyundan olmalıdır!" deyip, veliye/deliye peygambere dayanan soy kütükleri icad edebilirdin. Ama artık Kur'anla tanışan müslümana; oruç bozmanın 61 gün cezası olduğunu, recm cezasının şeriat olduğunu, kadının cuma kılmasına gerek olmadığını, namaz kılmayanı öldürmek gerektiği masallarını yutturamıyorlar.
Artık kafalarına, mezheplerine, meşreplerine ve gavslarına göre İslam anlatamıyorlar. Uydurma hadislerden din üretemiyorlar; sakal, kefen, muska ticareti yapamıyorlar... Hamdolsun.
KARDEŞLERİM, SİZE "KUR'AN OKUMAYIN" DİYENLERE ALDIRMAYIN.
OKUYUN!..
ABDESTİNİZ OLMASA DA... AMA BESMELE İLE OKUYUN. ANCAK MEALİ OKUYUNCA KENDİNİZİ ULEMA ZANNETMEYİN, MUHKEM-MÜTEŞABİH (KESİN VE YORUMLANABİLİR) AYETLERE DİKKAT EDİN.
TERCÜMELER MEAL, MEALLER DE KUR'AN DEĞİLDİR, AMA ANLAMAYA BAŞLAMANIN TEK YOLUDUR.
DİPNOTLARI ZENGİN MEALLERİ TERCİH EDİN.
İNİŞ SIRASINA GÖRE OKUYUN, ANLAYIN.
KORKMAYIN FOSFORLU KALEMLE SİZİ ÇARPAN AYETLERİN ÜZERİNİ ÇİZİN, YANINA NOT ALIN, MEALİNİZİ DİDİK DİDİK EDİN, ONUNLA ARKADAŞ OLUN. FARKLI MEALLER İLE MUKAYESELİ OKUYUN.
BİR KONUYU İNCELERKEN, ONUNLA İLGİLİ TÜM AYETLERE BAKIN, ÇÜNKÜ KUR'AN KENDİ KENDİNİ AÇIKLAYAN Bİ HİTAPTIR.
AYETLERDEKİ HİKMETİ YAKALAMAK İÇİN ARAŞTIRIN, TEFSİRLERE BAKIN, SİYER (İSLAM TARİHİ) OKUYUN, YORUMLARI DİNLEYİN, TABİAT AYETLERİNİ GÖZLEYİN.
SÖZLÜK ANLAMININ DEĞİL MAKSADININ, MALUMATIN DEĞİL İLMİN PEŞİNDE OLUN.
SİZ KUR'AN'A YAKLAŞTIKÇA ONUN DA SİZİ SIMSIKI KUCAKLADIĞINI GÖRECEKSİNİZ...
CİDDİ DİYORUM!