SADAT VE KİRALIK KATİLLER

Benim de kurucusu ve ortağı olmakla iftihar ettiğim bir şirket olan SADAT’la ilgili ortaya atılan asılsız iftira ve yalanlar, ülke gündemini meşgul ederken birçok insanın da merakına sebep olmaktadır.

Bu şirketin kurulmasına etken olan sebepleri ve kuruluş sürecini, neleri yapıp neleri yapmadığını ortaya koymak adeta bir zorunluluk oldu.

SADAT Uluslararası Savunma Danışmanlık Şirketinin fikir babası ve Yönetim Kurulu Üyesi E. Tuğg. Adnan TANRIVERDİ ilginç bir anısını şöyle anlatıyor;

“Temmuz 1996’ da benim de içinde bulunduğum,Türk Silahlı kuvvetlerine (TSK) mensup bir grup general;bir Korgeneralimizin başkanlığında, askeri bir uçakla, “Bosna Savaşının” etkilerini yerinde görmek amacıyla düzenlenen “Bosna ziyareti” için gönderilmişti.Uzun süren hava yolculuğumuz sırasında, kafile başkanımız Korgeneral, ABD'li bir Özel Savunma Danışmanlık Şirketinin Genelkurmay başkanlığımıza müracaat ederek, TSK'ne mensup bir muvazzaf subayın kendi şirketlerinin bünyesinde görev yapmasına müsaade edilmesini istemiş. Ne görev yapacağı sorulduğunda da, “her hangi bir görev yapması gerekmez, bizimle birlikte olması yeterli” cevabını almışlar.

Sonradan öğrenildiğine göre de, söz konusu Özel Savunma Danışmanlık şirketinin, Merhum İzzet Begoviç'e, Bosna Ordusunun teşkil, eğitim ve donatılmasını üslenmek istediklerini bildirdiklerinde, Rahmetli Begoviç'in “Türkiye evet derse kabul ederim” demiş. Kafile Başkanımıza siz ne yaptınız diye sorduğumda da “Şirketin isteğini yerine getirdiklerini ve bünyesine bir muvazzaf Albay görevlendirdiklerini” söylemişti.

Şaşırmıştım. TSK'nın imkanı dahilindeki bir meselenin, amacı belli batılı bir şirkete bırakılmasının, bağımsızlığını kazanma yolundaki dost ve Müslüman Bosna'nın batı tarafından kontrole alınmasına Türkiye tarafından yeşil ışık yakılması anlamına geleceğini düşündüğümden, yabancı askeri savunma danışmanlık şirketinin Türkiye tarafından akredite edilmesini uygun bulmamış ve birlikte olduğumuz heyete de düşüncemi ifade etmiştim.

Yolculuğumuzu tamamlayıp, bir hafta ziyaretler yapacağımız Bosna'ya inmiştik. Ülke Coğrafyasının ormanlarla kaplı ve dağlık bir arazi yapısına sahip olmasına rağmen, söz konusu şirket tarafından Bosna Ordusunun, zırhlı birlik ve tankların hakim olduğu bir yapıya büründürülmüş olduğunu öğrendik. Halbuki, Bosna Silahlı Kuvvetlerinin, Ülkesinin arazi yapısına uygun olarak, komando ve uçar birlik harekatı icra edebilecek birliklerden oluşması gerekirdi. Ama bu birliklerin oluşturulmasının maliyeti daha az olacağından, Özel Şirket ve arkasındaki ülkenin çıkarlarına uygun olmayacaktı.”

Bugün batılı gelişmiş ülkelerin kontrolünde, ülkelerinin silahlı kuvvetleri ve dış işleri ile paralel ve onların kontrolünde hizmet veren 70 civarında “Uluslararası Savunma Danışmanlık Şirketi” bulunmaktadır.

Bu şirketlerin tamamı, Birinci ve İkinci Dünya Harbi sonunda kurulmuş, 20 civarında Müslüman Ülkede faaliyet göstermektedirler.

Faaliyette bulundukları ülkelerin en mahrem askeri faaliyetlerini yürütmektedirler. Bazıları basiretsiz liderler vasıtasıyla, Ülkelerindeki iç harbi körüklemişler, bazıları komşu Müslüman devletleri birbiri ile düşman haline getirmişler, bazılar fiili işgalin arkasından çekilen silahlı kuvvetler yerine kontrolü devam ettirmek üzere geride bırakılmışlar, bazısı kurdukları “paralı ordularla” büyük insanlık suçlarına imza atmışlardır.

Sonuçta, bu alan batı tarafından sömürülerine alet olarak kullanılmıştır. Mevcut içler acısı durum, bizim omuzumuza tarihi bir sorumluluk yüklemiştir.

Dost ve Müslüman Ülkelerin Silahlı Kuvvetlerini kurup, eğitip, donatmak amacıyla, bu Ülkelerin kendi Ulusal çıkarları ile İslam Aleminin ortak çıkarını ön planda tutacak, TSK'nin engin birikimine sahip, her Kuvvet Komutanlığı sınıf ve branşında yetişmiş, farklı alanlarda hizmetler vermiş, yetenekli ve idealist emekli subay ve astsubayların organize olduğu bir potansiyeli hayata geçirmek üzere 28 Şubat 2012 tarihinde “SADAT Uluslararası Savunma Danışmanlık Şirketi” kurulmuştur.

TSK, 22 dost, Türk ve Müslüman Ülkeye eğitim, danışmanlık ve donatım konusunda hizmet vermektedir. Ama 60 İslam Ülkesinin savunma alanındaki bütün ihtiyaçlarına cevap vermesi mümkün olamamaktadır.

SADAT A.Ş kurulduğu tarihten itibaren, çıkarları ve hesapları zarar gören batılı devletler (ABD, İsrail, Fransa, İngiltere, İspanya...) ve İstihbarat Örgütlerinin ilgi alanına girerek hedef olmuş, akılalmaz iddia ve iftiralarla yıpratılmaya çalışılmış,bölgesel ve yerel şer odakları da (PKK, FETÖ, DHKPC, DAEŞ ve Siyasi uzantıları) bu saldırılara ortak olmuşlardır. En son bu amaçla, suç örgütü başı Sedat PEKER, SADAT’a karşı sistematik şekilde yürütülen karalama kampanyasında kullanılmıştır.

SADAT Savunma Danışmanlık A.Ş, hizmeti ön planda tutan, ilgili kurumların denetimine açık, Türk Ticaret Kanunu ve Uluslararası hukuka uygun olarak, TÜRKİYE’nin müttefiki ve dostu ülkelerin Orduları ve Güvenlik güçlerinin Savunma ve Savunma Sanayi alanında ihtiyaç duydukları hizmetleri vermek için, Türk Ticaret Kanunu’na uygun olarak bu alanda kurulmuş, amaçlarına uygun şekilde 20 ülkede başarıyla faaliyetlerini yürüten ilk yerli ve milli bir Savunma Danışmanlık Şirketidir. Kuruluşundan itibaren de Türkiye içinde bir faaliyeti olmamıştır.

Mustafa HACIMUSTAFAOĞULLARI

YORUM EKLE
YORUMLAR
Cemil AĞYAR
Cemil AĞYAR - 3 yıl Önce

Dogruluktan ve dürüstlükten asla vazgeçmeyen komutanlarımız destekliyor başarılar diliyorum

Mahmut Pınarbaşı
Mahmut Pınarbaşı - 3 yıl Önce

Bir kurdun peşine 40 it düşmeden kurt,
kurt olmazmış. MaşAllah içerideki dışarıdaki
tüm itler saldırıyor.

Rahmi ARPACI.
Rahmi ARPACI. - 3 yıl Önce

Allah cc hizmetinizi mubarek kılsın.kafirler istemesede Allah nurunu tamamlayacaktır.

Şenol Ündar
Şenol Ündar - 3 yıl Önce

Abi Allah razı olsun. Bizim ülkede "kullanışlı aparat" ne kadar da çokmuş. Rabbim şerlerinden muhafaza buyursun. Hayırlı cumalar.

Mustafa ÖZER
Mustafa ÖZER - 3 yıl Önce

Bütün bu art niyetli menfi açıklamalara rağmen bu durum SADAT'ın müspet anlamda kamuoyunda tanınmasını sağlayarak SADAT 'a önemli bir hizmet verilmiştir.