NE ARA AHLAKSIZLAŞTIK?..

Hani bizim doğruluğu, dürüstlüğü ve müşteri memnuniyetini esas alan Ahilik Teşkilatı’mız?

Ne oldu toplumumuza yön veren inancımızın İslami öğretileri?

Nerede önderimiz, rehberimiz Hz. Peygamber Efendimiz (sav)in hadisleri?

Nereye gitti doğruluğu, dürüstlüğü ilke edinen ticari anlayışımız?

Nereye kayboldu ahlaki değerleri önceleyen vicdani sorumluluklarımız?

Ne ara bu denli ahlaksızlaştık?

Dünden beri bu soruları soruyorum kendi kendime…

Farkındaysanız bizi biz yapan, bizi doğruluğun, dürüstlüğün abidesi kılan, bizi dünya kamuoyunda örnek konuma taşıyan ticari ahlakımız yerlerde sürünüyor!

Günümüz dünyasında, geçmişine sünger çekmiş, tamamen yozlaşmış yabancı bir toplum haline dönüştük! 

Ne ahlakımız kaldı ne maneviyatımız, ne dürüstlüğümüz kaldı ne de bizi biz yapan üstün meziyetlerimiz?

Ne zaman bu hale geldik, kim bizi bu duruma düşürdü, hangi küresel mühendisliğin sinsi enjektesi sonucu bu denli değişime uğradık bilemiyorum.

Lakin bildiğim bir şey var ki; halımız hal değil, gidişatımız gidişat değil! 

Bu olumsuz cümleleri neden yazmak durumunda kaldım? 

Lafı eğmeden, bükmeden hemen söyleyeyim:

Önceki gün Cumhurbaşkanı Erdoğan bazı temel ihtiyaç ürünlerinde (sabun, bebek bezi, peçete, tuvalet kağıdı, şampuan, deterjan) KDV’nin 10 puan indirileceğini müjdeledi ve 1 Nisan’dan itibaren geçerli olacağını belirtti. 

Vay sen misin topluma bu olumlu müjdeyi veren?

Kimi marketlerin ivedilikle harekete geçtiği, söz konusu ürünlere zam yaptığı iddiası havada uçuşuyor. 

Buradan anlaşılan o ki; birileri malum ürünlere bindirim yaptı, 1 Nisan’dan itibaren de indirime gidecek!

Olay bu!

Bu saatten sonra istediğiniz kadar siz marketlere fiyat denetimi için zabıta gönderin, ticaret müdürlüğü personelini yönlendirin, valileri ayaklandırın ne değişecek?

Olan tüketiciye olacak. 

Vicdani mesele, ticari ahlak, ahilik kültürü, İslam’i öğretiler vesaire hepsi ötekileştirilmiş, tamamen kapitalizm illetine yönelmiş bir tolum haline geldik.

Hiç unutmuyorum, merhum ERBAKAN Hocamız her zaman ve her ortamda “Önce ahlak ve maneviyat…” cümlesini telaffuz ederdi.

Belki o zamanlar birçok kişi söz konusu cümleyi kale almazdı. Lakin günümüzde ne kadar haklı olduğu da ayan beyan ortadadır.

Bilmem fazla söze gerek var mı? 

Selam, sevgi ve gönül dolusu muhabbetlerimle…  

Bilal KARADAĞ

[email protected]

YORUM EKLE