MAHŞERDE KUR'AN-I KERİMDEN SORGUYA ÇEKİLECEĞİZ....

Sevgili kardeşlerim düşünün bir öğretmen öğrencilerine türkçe kitabından yazılı yapmak istiyor ve öğrencilerine ;

- Çocuklar filanca tarihte türkçe dersinden sınavınız var. Türkce kitabının genelinden sizi sınav yapacağım.

- Önemli konular şunlar şunlar bunlardan kesin sorular çıkacak. Çok iyi çalışın sınıfı gecmeniz bu sınava bağlı diyor.

Öğrencilerin bir kısmı türkçe kitabını açıp başlıyor ders çalışmaya,

Bir kısmı da türkçe kitabını değil matematik kitabını alıp türkce sınavına  çalışıyor.

Sevgili kardeşlerim komik degilmi, hatta biri görse demezmi kardeş kafanda tahtamı eksik türkçe sınavına gireceksin matematik çalışıyorsun.

İşte bizimde halimizin izahı Bu Rabbimiz bizlere Zuhruf Suresi  43-44. ayetinde 

﴾43﴿  Artık sana vahyolunan kitaba sımsıkı sarıl; şüphesiz sen dosdoğru yolun üzerindesin.

﴾44﴿  O kitap sana ve kavmine bir hatırlatmadır; yakında sorgulanacaksınız.

Sizi mahşerde Kuranı Kerimden hesaba çekeceğim bu kitaptan sorumlusunuz dediği halde bizler Kuranı bırakıp başka başka kitaplara Kurana aykırı hurafe bidat dolu kitaplara ve kişilere uyuyoruz. Ve ilginci kendimizi kesin kazanmış görüyoruz. Biz cennetlik bizden olmayan herkes cehennemlik.

Birkaç örnekle açiklayalim;
Rabbimiz mahşerde kimseden kimseye fayda olmayacağını tek Şefaatcinin kendisi olduğunu bildirmişken 

"O gün, hiçbir dost, hiçbir dosta, hiçbir hususta fayda veremez." (Duhan, 44/41)

 "(O gün) hiçbir Candan dost, hiçbir candan dosta (derdini) sormaz." (Meârîç, 70/10) 

﴾43﴿  Yoksa onlar kendilerine Allah’tan başka şefaatçiler mi edindiler? De ki: "O şefaatçiler hiçbir şeye güç yetiremez, hiçbir şeyi kavrayamaz olsalar da mı?"

﴾44﴿  De ki: "Şefaat etme yetkisi bütünüyle Allah’a aittir; göklerin ve yerin hükümranlığı O’nun elindedir; sonunda kaçınılmaz olarak dönüp O’na varacaksınız."

Bizler filanca kişi bize şefaat edecek kurtaracak diye başka kitaplara çalışıyoruz. Yanlış öğretmenlerin peşinden gidiyoruz. Yanlış kitap  yanlış öğretmen,

İsra suresi 59 ayette rabbimiz ;

﴾59﴿  Bizi mûcizeler göndermekten alıkoyan şey, öncekilerin bunları yalanlamış olmasıdır. Nitekim Semûd kavmine, açık bir mûcize olmak üzere dişi deveyi vermiştik, ama ona (inanmayıp) kötülük yaptılar. Oysa biz mûcizeleri yalnızca korkutup uyarmak için göndeririz.

50﴿  Onlar hâlâ, "Rabbinden ona bazı mûcizeler indirilmeli değil miydi?" diyorlar. De ki: "Mûcizeler yalnız Allah’ın katındadır; ben sadece bir uyarıcıyım."

﴾51﴿  Kendilerine okunan bu kitabı sana göndermiş olmamız onlara yetmiyor mu? Elbette inanan bir topluluk için onda rahmet ve ibret vardır.

Rabbimiz açık olarak Nebiye verilen tek mucize Kur'an dediği halde Nebiye bir sürü  mucizeler atfedilerek Allah ve Resulüne iftiralar atıyoruz. Yanlış kitap, yanlış öğretmen.

Rabbimiz "tek affetmem" dediği şirk konusunda birçok ayetinde bizi uyarmışken Rabbimizle araya birçok kullar (peygamber, evliya şeyh, gavs) koyarak Allah-u Teala ile birlikte onlardan da yardım isteyerek  hata etmekteyiz. (Şefaat yaresulallah,vhimmet ya gavs, türbelerden medet umma yardım dileme vb) yanlış kitap yanlış öğretmen.

Hüküm koymak sadece Allah'a aittir. O hükmünde kimseyi ortak etmez ayetleri varken bizler filanca mezhepleri filanca din alimlerini ilah edinerek rabbimizin bildirmediği bizleri serbest bıraktığı helalleri haram,haramlarıda helal yaptık. (Satranç, midye, sakal, kadınlara cuma namazı yasak, 61 kaza orucu, namaz kılmayanı, dinden döneni, sakal kesenin öldürülmesi  vb)
Yanlış ders yanlış öğretmen.

Rabbimiz "size dininizi tamamladım, size kolay anlaşılır sıkıntıya girmeyeceginiz bir kitap yolladım, bu kitapta eksik fazla birşey bırakmadım" dediği halde bizler kitabı yetersiz görüp "filanca kitap, filanca alim olmazsa, namazı nasıl kılacaktık, orucu nasıl tutacaktık, zekatı nasıl verecektik" sorularını sormaz haşa Rabbimizi yalancı çıkarmazdık.
Yanlış kitap yanlış öğretmen.

Rabbimiz kitabında eski kitaplardaki veya kainattaki hükümlerin bir kısmını değiştirip veya unutturup  yerine yenilerini kuranı kerimle size gösteriyorum dediği halde biz Kur'anda nesih-mensuh var diyerek kuranı eksik yetersiz bir kitap yaptık. Yanlış kitap, yanlış öğretmen.

Rabbimiz gaybı sadece ben bilirim ve dilediğim nebiye VAHİYLE bildiririm dediği halde nebinin demediği ciltlerle kıyamet alametlerine,vKuranda olmayan Allah buyurduki sözlerine, yine kur'anda olmadığı halde Rabbimizin filanca kullarla konuşmaları ve hüküm bildirmelerini onayladık. Rabbimize iftira attık. Yanlış kitap yanlış öğretmen.

Sevgili kardeşlerim liste o kadar uzunki  saymakla bitmiyor. Lütfen kardeşlerim rabbimiz kolay herkesin anlayacağı ve içinden kolay yapacağı hükümler olan Kuranı bize gönderdi.

Bir konuda ayet duyunca "ama filanca da kitabında  şöyle diyor" demeyenlere, "Rabbim ne diyorsa başımla gözüm üstüne" diyenlere selam olsun.

YORUM EKLE