Kur'andan bir şeyler anlattığınızda, karşınızdaki kişi anlattıklarınızı "doğruluk" testinden geçirmek için başka kaynaklarla geliyorsa, o kişinin kitabı Kur'an değil, tağut kitaplarıdır. Çünkü Allah'ın hadislerinin doğruluğunu, kulların hadisleriyle ölçüyorlar. Eğer kulların hadisleri Allah'ın hadisleriyle uyuşmuyorsa, bu defa başlıyorlar Allah'ın hadislerine çamur atmaya.

"Kur'anda abdesti göster!"

"Kur'anda namazı göster!"

"Kur'anda orucu göster!"

"Kur'anda haram ayları göster!"

"Kur'anda zekâtı göster!"

"Kur'anda haccı göster!"

"Kur'anda bayram, teravih ve cenaze namazlarını göster!"

"Kur'anda ezanı göster!"

Sorulanların Kur'anda olup olmaması önemli değil, asıl önemli olan, savundukları tağut kitaplarının Kur'andan daha sağlam ve eksiksiz olduğunu kanıtlamaya çalışmak.

Peygamberimiz ayetleri okuduğunda müşrikler ne demişti?

".... Bundan başka bir Kur'an getir ya da bunu (Kur'an'ı) değiştir." (Yunus/15)

Yani Kur'an'ın doğruluğunu kendi tağut inançlarıyla testten geçiriyorlar. Eğer Kur'an o testten geçmiyorsa, Kur'an'ın doğruluğunu kabul etmiyorlar.

Şu an Kur'an'a karşı yapılan saldırı da onun aynısıdır, sadece bir cümlesi eksiktir;

"Bu Kur'an'ı değiştir" cümlesi. Çünkü Kur'an'ın Allah'ın korumasında olduğunu biliyorlar ve o yüzden "O'nu değiştirin" derlerse Kur'an'ı inkâr ettikleri ortaya çıkacak.

(Gerçi tağut kitaplarını savunmak için "Bana Kur'an'ın değiştirilmediğinin kanıtını gösterin" diyecek kadar Kur'anla açıktan savaşan ilahiyatçı profesör de gördük.)

Bu yüzden müşriklerin diğer taktiğini üstü kapalı olarak "hadis, sünnet, mezhep, icma" kılıflarıyla uyguluyorlar.

"Bize onlardan delil getirin. Bu söyledikleriniz o kaynaklarda yok" diyorlar.

Yani müşrik zihniyeti ve Kur'an düşmanlığı halen devam ediyor. Hem de çoğunluğu müslümanlardan oluşan kitleler bunu yapıyor. Kur'an'ın doğruluğuna ve eksik olmadığına tağut kitaplarından kanıt istiyorlar. Allah'ın hadislerinin doğruluğunu onaylamak için o tağutları "hakem" tayin ediyorlar.

... ve Allah, sinsice Kur'an düşmanlığına sürükleyecek tehlikeye karşı uyanık olmamız için bizi asırlar öncesinden uyarmış:

"(Ey Muhammed!) Sana indirilen Kur'an'a ve senden önce indirilene inandıklarını iddia edenleri görmüyor musun? Tâğût'u tanımamaları kendilerine emrolunduğu halde, onun önünde muhakeme olmak istiyorlar. Şeytan da onları derin bir sapıklığa düşürmek istiyor." (Nisa/60)