"Elçinin görevi ancak bildirmektir." (Maide-99)
"Ey Muhammed de ki: Ben sadece beşer bir elçiyim." (İsra-93)
"Onların üzerinde zorlayıcı değilsin." (Kaf-45)
"Sen öğüt ver! Çünkü sen ancak öğüt verensin." (Gaşiye-21)
"Yüz çevirirseniz bilin ki, elçimize düşen sadece apaçık duyurmadır."
(Tegabün-12)
"Sadece, tehdidimden korkanlara Kur'an ile öğüt ver." (Kaf-45)
"Biz seni şahit, uyarıcı ve müjdeleyici olarak gönderdik." (Fetih-8)
"Sana düşen sadece duyurmaktır." (Şura-48)
"Sen onların üzerinde vekil değilsin." (Zümer-41)
"Resullere düşen açık bir tebliğden başkası değildir." (Nahl-45)
"Sana düşen şey ancak tebliğ etmektir." (Ali İmran-20)
"Senin görevin mesajımızı duyurmaktır" (Rad-40)
"Senin görevin buyruklarımızı onlara açıkça duyurmaktan ibarettir." (Nahl-82)
"Ey Muhammed seni müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik." (İsra-105)
"De ki: Ey insanlar ben sizin için sadece açık sözlü bir uyarıcıyım." (Hacc-49)
"Ey Muhammed: Biz seni sırf uyarıcı ve müjdeleyici olarak gönderdik." (Furkan-56)
"Elçilere düşen apaçık bir tebliğden başka bir şey değildir." (Ankebut-18)
"De ki: Ben ancak apaçık bir uyarıcıyım." (Ankebut-50)
"Sen sadece bir uyarıcısın." (Fatır-24)
"De ki: Ben sadece bir uyarıcıyım." (Sad-65)
SONUÇ
Elçinin görevinin sadece iletmek olduğu bu kadar açıkken iletmediği yani vahiy olmayan şeyler nasıl dinimiz oldu?
"Temiz akıl sahiplerinden başkası öğüt alıp düşünmez." (Ali İmran-7)