KOMŞU..

"Komşu komşunun külüne muhtaçtır" ve elbet bir de "komsusu açken yatan bizden değildir" denilmiş (ancak) eğer insansan komşunu külüne muhtaç etmeyecek ve asla başını eğmeyecek ve de hiç kimseye eğdirmeyeceksin.."

Çünkü;

Komşu sadece aşina olduğun (bildik, tanıdık, eşin, dostun, yârenin, saranın, soranın) değildir ve elbette asla (hiç şüphe yok ki) o da birlikte; aynı dünyada yaşadığın, aynı havadan soluduğun, aynı sudan içtiğin, aynı nimetten beslendiğin, aynı yağmurdan, kardan-borandan ıslandığın, aynı  rüzgârdan, tufandan-tipiden üşüdüğün ve aynı güneş, ay ve yıldızlardan ışıyıp ısındığın bütün kainat ve mahlûkat olmak gerekir!

Öyle de!

Hani, İstanbul Fatih'te aç/çaresiz kaldıkları için canına kıyan 4 kardeşin dramı vardı ya, işte o tam da; "Komşusu açken yatan, bizden değildir" fermanının hazin bir ibretidir..

Yani!

Bundan böyle toklar da artık rahat ve huzurlu bir biganelikle uyuyabilir (uyuyabilirlerse) elbet..

NOT:

Kimse komşusunu sevmek zorunda değil, ancak eğer muhtaçsa halini sormak, derdini dinlemek, yarasını sarmak ve ihtiyacanı karşılamak zorunda..

Çünkü varsılın rızkında yoksulun rızkı vardır ki bu da elbet Allahın emri, hayatın şartı ve de insanlığın da vazgeçilmez, ötelenmez şan-u şerefidir...

Selâm ve Sevgilerimle..

YORUM EKLE