* Yaren kızımız 12 yaşındaymış, kas erimesi hastalığıyla mücadele ediyormuş, 350 bin liralık bir cihaza ihtiyacı varmış, hayırseverler yardım kampanyası düzenlemiş, 90 bin lira kadar toplayabilmiş, geri kalanı ise Allah’ın takdirine kalmış, sabırla beklemesi gerekiyormuş… kimin umurunda?

* Adıyaman - Çelikhan yolunun Malatya’ya bağlandığı tarihten beri, taaa rahmetli Başbakan Adnan Menderes’e uznan bir süredir tamamlanması bekleniyormuş, sonbaharın gelmesiyle başlayan heyelanlarla, kış aylarının karlarıyla beraber “ölüm yolu” korkusu yaşatıyormuş… kimin umurunda?

*Adıyaman şehir merkezindeki eski hastanenin yerinde yeni bir hastaneye ihtiyaç varmış, bu arsaya sağlık tesisi yapılmazsa bağışçısına devredilmesi ihtimali varmış, Altınşehir’de rahatsızlanan bir  hastanın 400 yataklı hastaneye gidinceye kadar ölmesi riski varmış… kimin umurunda?

* Sincik nüfusunun büyük oranda çeşitli şehirlere göç etmesinin sebeplerinden birinin istihdam sorunu olması, bu ilçemize doğasından faydalanılarak tam teşekküllü, (içerisinde hobi bahçelerinin de bulunduğu kampları da barındıran, uluslararası bir ONKOLOJİ HASTANE KÖYÜ oluşturulmasıyla hem istihdam sorunun çözüleceği, hem de Türkiye’ye gelir kazandıracak bir fırsatın oluşturulabileceği… kimin umurunda?

* Atatürk Barajı Gölüne su toplandığı yıllarda yarım kalan (eski) Samsat Kalesi Kurtarma Kazıları için yeterli bir ortamın oluştuğu ihtimali varmış, burada doğal bir Dalış Turizmi ortamı oluşmuş, dünyada Dalış Sporlarının çok geliştiği, buradaki su derinliğinin 60 metreyi bulduğu, dünya rekorunun bile burada kırılabileceği ve Türkiye’de sayılı yerlerde bu imkanın olduğu, Samsat’ın da bu imkana kavuşturulmasıyla hem Adıyaman’a hem de Türkiye’ye yeni bir turizm geliri imkanı olabileceği ihtimali… kimin umurunda?

* Komşu illerinin hepsinin büyükşehir olduğu, uzay çağını yaşadığı, Adıyaman’ın ise henüz komşu illerle bağlantı yollarının bile bitirilmediği… kimin umurunda?

* Adıyaman’da eğitimin dip seviyelerde olduğu, yaklaşık 150 bin öğrencisinden 45 binin tablet ve internet yokluğundan evde eğitim çalışmalarına katılamadığı gerçeği… kimin umurunda?

* Komşu şehirlerde üçüncü, dördüncü organize sanayi bölgeleri oluşurken Adıyaman’ın henüz şehir merkezindeki organizesinde yer sorunu olduğu gerçeği… kimin umurunda?

* Adıyaman’da işsizlik oranının diğer illere oranla çok yüksek olduğu gerçeği, nüfusunun büyük oranının sosyal yardımlarla geçinmenin üzüntüsünü yaşadığı, esnaf ve tüccarlarının borç içerisinde yaşadığı… kimin umurunda?

* Yüzelliden fazla tarihi ve turistik varlığa sahip Adıyaman’ın altın elma ödüllü, dünyanın bilmem kaçıncı mirası konumundaki Nemrut Dağı’nın milenyum çağında bile su, tuvalet ve yol sorunu yaşadığı gerçeği…  tarihi değerlerimizi koruyamadığımız için kaçak kazıcıların talanına sahne olduğu, her ay yeni bir operasyonla bu tarih yağmacılarının ele geçtiği… kimin umurunda?

* Başta Atatürk Barajı Gölü olmak üzere neredeyse her karışından su fışkıran Adıyaman’ın verimli tarlalarının su beklediği, bir türlü bitirilmeyen sulama projelerinin sayısının unutulduğu gerçeği… kimin umurunda?

* Besni’nin fıstığı, Gölbaşı’nın üzümü, Gerger’in narı, Kahta’nın armudu, Tut’un dutu, Çelikhan’ın tütünü, Sincik’in balı, Samsat’ın Ovası… kimin umurunda?

* Adıyaman’ın tarih boyunca (neredeyse her seçim) ülkeyi yöneten iktidarı tesbit ederek oylarıyla rekor kırdığı ama halen büyük bir köy gibi “kaderine boyun eğdiği” gerçeği… kimin umurunda?

Allah bilir ama bana öyle geliyor ki ne siyasilerin, ne bürokratların, ne sivil toplum kodamanlarının, ne işadamlarının umurunda değil! Eğer yanılsaydım bu gibi yazıları yazmak zorunda kalmazdım…