İŞSİZLİK %0.4 DÜŞMÜŞ.. %11.7

Önceki gün medya genelinde “işsizlik” oranıyla ilgi bir haber yayınlandı…

Haberin ana paragrafı şöyleydi:

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2021 yılı Üçüncü Çeyrek (Temmuz - Eylül) İşgücü İstatistikleri açıkladı. Buna göre, Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde mevsim etkisinden arındırılmış işsiz sayısı 2021 yılı üçüncü çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre 57 bin kişi azalarak 3 milyon 842 bin kişi oldu. Mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı ise 0,4 puanlık azalış ile yüzde 11,7 seviyesinde gerçekleşti.

İşinin ustası olduğu her halinden belli “haber metninin yazarları”nın haber paragraflarını süslediği ara başlıkları da size sunarak yorumuma geçmek istiyorum:

- Mevsim etkisinden arındırılmış istihdam oranı yüzde 45,4 oldu.

- Mevsim etkisinden arındırılmış işgücüne katılma oranı yüzde 51,4 olarak gerçekleşti.

- Genç nüfusta mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı yüzde 22,1, mevsim etkisinden arındırılmış istihdam oranı yüzde 32,4 oldu.

- Mevsim etkisinden arındırılmış istihdamın yüzde 55,4'ü hizmet sektöründe yer aldı.

- Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış haftalık ortalama fiili çalışma saati 44,0 saat oldu.

- Mevsim etkisinden arındırılmış atıl işgücü oranı yüzde 22,4 oldu.

- İşsizlik oranı yüzde 11,7 oldu.

- İstihdam oranı yüzde 46,4 oldu.

- İşgücüne katılma oranı yüzde 52,6 olarak gerçekleşti.

- Tarım dışı sektörde kayıt dışı çalışanların oranı yüzde 18,3 oldu.

- İstihdamın yüzde 69,2'sini ücretli, maaşlı veya yevmiyeli çalışanlar oluşturdu.

- Ne eğitimde ne istihdamda olan 15-24 yaş grubundaki genç nüfusun oranı yüzde 26,0 oldu.

- İşsiz sayısının yüzde 31,7'sini uzun süreli işsizler oluşturdu.

Gelelim yorumuma;

Bu bir istatistik çalışması; hem de çok çok önemli veriler barındıran, ülke ekonomisini çok çok yakından ilgilendiren bir istatistik…

İş dünyası, ekonomistler, politikacılar ve kısacası ülkenin durumu hakkında bilgi edinmek isteyen herkesin dikkatle incelemesi ve bilgilenmesi gereken bu açıklamaya bakınca insanın gelecekle ilgili ümidi artıyor…

İşsizlik oranı yüzde 0.4 oranında düşmüş… düşmüş de neye göre?

Cevap şöyle; 2021 yılı üçüncü çeyreğinde (Temmuz - Eylül) “bir önceki çeyreğe göre” 57 bin kişi azalarak 3 milyon 842 bin kişi olmuş…

Peki, bu bir düzelme mi, iyiye gidiş mi?

Hayır, çünkü bu üçüncü çeyrek dediğimiz dönem hasat öncesi ve hasat döneminde başlayan doğal bir tarımsal faaliyetin yansıması… Evet, bu dönem daha çok kişi iş yapar, ara eleman veya günlük-mevsimlik işçilere ihtiyaç duyanlar bu üçüncü çeyreği kapsayan Temmuz-Eylül aylarında “geçici” eleman alır, çalıştırır ve işi bitince de ücretini öder evine gönderir.

Bu haber metnini yazan “üstatlar” geçen yıllar karşılaştırma yapmamış, yıllık ortalama işsizliğe değinmemiş, yani gerçek rakamları maalesef gizlemiş.

Bu konuda söylenebilecek sözü her ne kadar rakamlara değinmezse de Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Lütfi Elvan söylemiş.

Enflasyonla mücadeleye ilişkin açıklamalarda bulunan Sayın Elvan, ‘'Enflasyon cephesindeyse, maalesef arzuladığımız seviyede değiliz. Küresel konjonktür ve yurt içi görünüm, enflasyonla mücadelede son derece dikkatli olmamız gerektiğini ortaya koyuyor. Her zaman altını çizdiğim üzere, biz özel sektör öncülüğünde; dengeli, sürdürülebilir, rekabetçi, istihdam ve çevre dostu bir büyümeden yanayız. Hedeflediğimiz büyümeyi sürekli kılmanın ön koşulu fiyat istikrarından geçiyor'' diyerek noktayı koymuş.

Yani “dikkatli olmamız” gerekiyor arkadaşlar, hem de çok dikkatli… Bu halimiz hal değil!

Fırsatı bulan herkesin “daha fazla kazanmak uğruna” ekonomimizi sarsacak dengesiz adımlar atması bizim felaketimiz olur. Nasreddin Hoca gibi bindiği dalı kesen para delileri bu hatadan dönmeli. Kiraların bunca hızla yükseltilmesinin sorumlusu ev sahipleri, pazarın fiyatlarını şişiren aracılar-stokçular, inşaat sektöründe delice bir artışa sebep olan müteahhitler/taşeronlar, “nasılsa benim cebimden çıkmıyor” zihniyetiyle ihale yapan kamu yöneticileri, üç-beş oy fazla kazanmak için ülke ekonomisinin gerçeklerini saptıran politikacılar/siyasetçiler… ve bu gibi hataları tekrar eden kim varsa herkesin aklını başına alması gerekiyor…

Mehmet Emin Danış

YORUM EKLE