BU MEMLEKETİ YÖNETENLERE SORUYORUZ!..

(Bağımsız Kürsü)

(MÜSİAD) MÜSTAKİL SANAYİCİ VE İŞ ADAMLARI DERNEĞİ ADIYAMAN ŞUBESİ, depremden sonra basın mensuplarıyla bir araya geliyor, depremde büyük zararlar gören ilin sorunlarını masaya yatırıp, geleceği ve çözüm önerileri hakkında fikir alışverişinde bulunuyor.

AĞUSTOS ayının başında yapılan bu toplantıda, ADIYAMAN ŞUBE BAŞKANI ABDULKADİR KURT, “ADIYAMAN'A 100 yatak kapasiteli, tam donanımlı FİZİK TEDAVİ ve REHABİLİTASYON HASTANESİ yapacağız” diyor!

Parası-pulu-altyapısı-projesi tüm finansmanı hazır, yeter ki bize hastane için yer gösterilsin!

EVET, DEPREMDEN sonra ADIYAMAN'IN en acil ihtiyaçlarından biri olan bu hastane için aradan 6 ay geçmesine rağmen, BÜROKRASİ ve FORMALİTELER aşılıp yer tahsisi yapılamazken, bu hizmete ihtiyacı olan vatandaşlarda ANKARA’YI yol ediyor!

Anlaşıldığına göre 6 aydır hastane için yer tahsisi, BÜROKRASİ ve FORMALİTELERE takılırken, TOP halen orta sahada, MİLLİ EMLAK, TOKİ ve BELEDİYE arasında gidip geliyor!

Merkezi yönetim tüm yetkileri elinde toplar, yerel yönetimleri formalitelere boğarsa işte manzara böyle oluyor!

Ancak, bu acil işler kaplumbağa hızıyla giderken, bakanlık yetkisiyle sormadan, danışmadan, rızalık almadan, bilgi verme ihtiyacı bile duymadan vatandaşın, arsasına, evine” REZERV” alanı ilan ettim diye etrafını çevirip temel atabiliyor!

Vatandaş diyor ki, “Elini neye atsan para, FORMALİTE ve BÜROKRASİYİ aşmak bizi canımızdan bıktırıyor. Depremden sonra vatandaşa birtakım kolaylıklar gösterilmesi gerekirken, aksine KIRTASİYECİLİĞİ aşmada zorluk çekiyoruz.”

Depremden sonra yıkılan evinin yerine alt dükkân, üstte bir daire yapmak isteyen vatandaş belediye gidince deniliyor ki,” arsanı bir metre geriye çekeceksin” vatandaş başım üstüne diyor, “getirin hemen imzamı atıp Belediyeye terk edeyim.”

Daha öncede bu arsadan belediyeye 3 metre terk eden bu vatandaşa deniliyor ki;

“Hayır, efendim olmaz git geriye çekilmiş şekilde bir arsa projesi çizdir getir!” “ Sizin MİMARINIZ-MÜHENDİSİNİZ var, düzenleyin ben hemen imzamı atayım.” Yine hayır denilirken, vatandaşa bu çizim hatır gönül işi karşılığı 17 bin liraya mal olur! 70 bin liraya mal olan zemin etüdü içinde bu vatandaşa devlet 40 bin lira ödeyecekmiş!

Yine bir vatandaş diyor ki, “Depremden sonra gurbet-gurbet dolaştım kalacak yerim yokken yıkılan evimin yerine birtakım sıkıntılar çekerek ev yaptım.”

“Belediyeye gidip su abone mi aldım. AKEDAŞ gidip elektrik abone mi almak isteyince önüme birtakım engeller çıkarıp sana abone veremeyiz diye bin dereden su getirmeye başladılar.”

“AKMERCAN”A doğalgaz için müracaatta bulundum, bana abone verin dedim, iki aydan önce doğalgazınızı bağlayamayız dediler. Ortada kış var, çoluk-çocuk ne yapacağız dedim. Biz anlamayız elemanımız yok denildi!”

İŞTE DEPREMDEN SONRA ADIYAMAN'DAN SİZLERE BİR KAÇ MANZARA!

6 AYDA BU YANA BİR HASTANE İÇİN YER VEREMEYEN BU MEMLEKETİ YÖNETEN YETKİLİLERİME HEP BİRLİKTE SORALIM: GERÇEKTEN İÇİNİZ, VİCDANINIZ RAHAT MI?

Mahmut TEKİN

YORUM EKLE