Kimsenin hatta hiçbir şeyin  alınan kararlara saygısı yok. Karar mı almışsın bakmıyorlar bile...

Sen bi karar almışsın, ah ne ağır şeydir oysa karar almak; Okul zilinin çalmasına beş dakika kalıyor, sen bi karar almışsın altı tutan yemeğin bundan haberi yok. Sen karar almışsın da kumanda nerde?

Tamam sen almışsın, bi karar ama dolmuşlar hep dolu geçiyor. Sen kararı çoktan alsan n'olur, sıra bulup giremiyorsun doktorun yanına.

Biri arıyor senin kararından habersiz "çok vefasızsın" iması yapıyor. 

Babana bunun sadece alınan bir karar olduğunu, asla onun "yanlış karar" demesinin seni etkilemediğini anlatamıyorsun örneğin...

Kocan zaten aldığın kararı değil kayıp çorabının eşini arıyor!

Boğuluyorum. Anasını satayım boğuluyorum. Şimdi bunu kime anlatırsın.

Genzime birşey kaçmamış, ciğerlerimde bir sıkıntı yok, suyun dibinde ya da bir dumanın içinde değilim. Bak daha kendime bile anlatamıyorum.

Nedir bu boğulmak allasen. Beni tam burda, hayatın bu döneminde sağa çekip park etmeleri lazım.

Bıraksınlar deneyeyim. Anlatabilmeyi deneyeyim. Ben bi anlatayım bak, anlamazlarsa yine anlamasınlar.

Belki dinleyen de anlamayı dener. Ama önce bi dinlemeyi denesin. Belki sonra kısa süreliğine de olsa dünya güzel bi yer olur.

Neden kimse dinlemiyor, niye ben anlatamıyorum? 

Bırakın kardeşim, bırakın anlatayım. Canıma mı kastınız. Neyse ederi verelim ama bi durun, bi anlatayım...

Hamdiye Kazdal Delihasan