Oleyyyy.. dünya bizi konuşuyor...

Bu günden sonra Adıyaman'ı duymayan kalmayacak...

Nihayet bir konuda şampiyon olduk...

Bilmeyen varsa söyleyeyim:

"Bakan Koca, kitle bağışıklığının en yüksek olduğu ili açıkladı... Adıyaman..."

"Kitle bağışıklığı nedir" diye araştırdığimda karşıma çıkan paragraf şöyle:

"İnsanların büyük bir kısmının bağışıklığa sahip olduğu bir ortamda, insanların hastalığı bulaştırma ihtimali çok düşüktür, bu da hastalığın yayılmasını durdurur veya yavaşlatır. Böylece kitlesel bir bağışıklık kazanılır."

Siz tam olarak anladınız mı bilmem ama doğrusu anlama hususunda kendimden şüpheliyim...

Anladığım kadarıyla, Adıyaman'da yaşayanların çoğu güçlü bir bünyeye sahip olduğundan koronavirüsün gücü bize yetmemiş..

Var gücüyle savaşsa da bizi etkileyememiş ve pes etmiş.. artık bulaşmak istese de bulaşamıyor...

Buna sürü bağışıklığı da deniliyor ama "sürü" deyimi biraz kaba olduğundan nazikçe "kitle" deniliyor..

Peki, Covid-19'la ilk tanışılan günlerde İngilizlerin denediği ve hatalı görülüp Türkiye dahil dünya genelinin tepkisine neden olan bu "kitle bağışıklığı" sistemi Adıyaman'da bilinçli mi denendi?

Sanmıyorum da aklıma gelmiyor da değil... Kurban Bayramı arifesinde aniden gevşeyen tedbir uygulamalarına bakılınca "acaba" diyorum..

Yöneticilerini çok seven, daha "leb" denilmeden Çorum'dan özel leblebi getirten bu "misafirperver" şehir halkına dünyayı kurtaracak bir yöntem araştırmasında "pilot il" olma onuru mu verildi?

Şam,piyon mu olduk?

Sahi vaka sayısı arttıkça azalan denetimlerin sebebi bu "kitle" deneyi miydi?

Neden biz bağırdıkça duyması gerekenler uzaklaştı?

Hani toplam 500 kişilik 175 denetim ekibi kurulmuştu?

Vali öncülüğündeki protokol ekip dışında neden kimseyi göremiyoruz?

Yoksa deney gereği hepsi  sessize mi alındı?

Yoksa reislerimiz, abilerimiz, büyüklerimiz...

Pozitiflerin cirit attığı bir şehirde negatif yorumun olmamasını fırsat mı bildiler?

Binlerce kişinin evlerinde "ölüm" korkusu yaşamasının sebebini de açıklasalar?

Bilmediğimiz bir deneyin unsurumuyuz?

Bu yazımı eleştiri olarak almayın, eleştirsek de kimsenin umrunda olmadığının bilinciyle samimiyetle soruyorum ki, bilmeden hata yapıp "dünyayı kurtarma amacıyla" büyüklerimizin Adıyaman'da uyguladığı deneyi bozmayalım..