AVCILIK SPORDUR, KATLİAM SEBEBİ DEĞİL...

Kahta'da ikamet etmesine rağmen hayatını eğitim ve öğretime adayan, Adıyaman medyasının saygın kalemlerinden Sait Budak abinin bir paylaşımını buradan da sunmayı görev addettim.

Paylaşım şöyle;

"Ne günlere kaldık: Kar yağışını bir bayram sevinci ile karşılar olduk. Nerede o 'toprak damlarımız çökmesin' diye günde iki kez karını temizlediğimiz kışlar? Kahta merkezde bile bir metrenin üzerinde yağdığı ve aylarca erimediği yıllar olurdu. Hiç unutmam; 1954 yılında bir kar yağdı (ben ilkokul dörtte idim) çevrede toprak diye bir yer kalmadığından dağda aç kalan keklikler Kahta'da temizlenen toprak damları tarla olarak görüp, ilçe merkeze binlercesi indi. Damlara ve sokaklara inen keklikler yorgunluktan bir daha uçamadıklarından insanlar o güzelim hayvanları yakalayıp yediler. (O kekliklerin güzellik ve çaresizliği hala gözlerimin önünde.) 'Allah neden bizi o güzel ve bereketli kışlardan mahrum bıraktı' diye derin düşünmeliyiz. Çünkü yağmur, özellikle kar bereket demektir. Karınn yağması su havzalarını besler, filizlenmiş ekinleri kaplar, günlerce kar altında kalan ekinler kök salar, kuvvetlenir ve bol tahıl verir. Havadaki ve topraktaki mikropları öldürür, meyve ağaçlarının kışın beslenmesini ve zamanında çiçek açmalarını sağlar vs. bu ve benzeri bereketli katkı nedeniyle ülkeye bereket ve bolluk gelir. Umarım Yüce Yaradan günümüzde ve gelecekte öyle bereketli mevsimleri bizden esirgemez. Hepinize sağlıklı ve mutlu yaşamlar diliyorum."

Bu satırlarda;

1- Eski bereketli mevsimler hakkında bilgi var..

2- 1954 tarihinde Kahta'da yaşanan coğrafik bir olay var..

3- Kar, dolu ve fırtılanlı, soğuk günlerde doğadaki canlıların yaşadığı zorluklar var..

4- Soğuk ve kar nedeniyle insanlara muhtaç ve mecburiyetten sığınan binlerce kekliğin oluşturduğu muhteşem güzellik ve aynı kekliklere yönelik katliam var..

Bu ibretlik anıda av sporu yok, profesyonel avcılık yok.. ama şuursuzluk var..

Nasıl ki, (Allah esirgesin), bir kıtlıkta bizlerin birilerine sığındığımızı ve onların yardım etmeyip hepimizi çoluk-çocuk demeden öldürmesini kabul edemiyorsak bu gibi durumları da kabul edemeyiz..

Elbette, Yüce Allah av hayvanlarını bizler için yaratmış ama ihtiyacımızdan fazlasına izin vermemiş..

Lütfen avcılık sporunun kurallarını bilmeyenler av yapmasın.

Unutmayalım ki, avcılık spordur, katliam sebebi değil..

Bu sporun yasal kurallarına ek bir de geleneksel kuralları olduğunu bilmeyen veya bildiği halde uygulamayanların yaptığı av sporu olmaktan çıkar, insanlık dışı vahşet olarak adlandırılır..

Bu vesileyle, bize insani vasıfları hatırlatan Sayın Sait Budak'a teşekkür eder, saygılar sunarım.

YORUM EKLE