05 Aralık 2020, Pazar günü yayınlanan "sokağa çıkma kısıtlaması nedeniyle denetim yapan Bursa İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin durdurduğu bir otomobilde yaşadığını söyleyen vatandaş" haberini çoğunuz görmüşsünüzdur.
"Evi olmadığı için çocuğuyla beraber otomobilde yaşadığını söyleyen M.T. isimli şahsa "kısıtlamayı ihlal ettiği gerekçesiyle" 3 bin 186 lira, "ehliyeti olmadığı için" 2 bin 473 lira, "otomobilin sigortası olmaması nedeniyle" 132 lira, "otomobilin muayenesi olmaması nedeniyle" 288 lira olmak üzere toplam 6 bin 79 lira ceza yazılmış.
Haberi yapan ve yayınlayan meslektaşım maalesef haberin esas merak edilen, daha doğrusu merak edilip araştırılması gereken yönünü ya araştırmamış veya daha sonra yapıp yayınlayacağı başka bir habere saklamış..
Zira ben bu haberi okuduğumda "adamın beyanı doğru olamaz, eğer evsiz olduğu için otomobilde yaşıyorlarsa yardıma muhtaç iki kişinin dramı söz konusu ve Emniyet görevlileri ona ceza yazmazdı, yardım ederdi" diye düşündüm...
Böyle bir davranışı Türk Polisi yapmaz, vicdani de değil etik de değil..
Hele hele araçta yaşadığı beyan edilen bir de çocuk varsa durum oldukça vahim bir hal alıyor.. ve asla doğru olamaz..
Çünkü doğru olsaydı, görevli Polis arkadaşlar durumu derhal üst makamlara intikal ettirir, üstlerinden bir emir gelinceye kadar da ilgili şahıs ve çocuğunu Polis Merkezine götürür, acil ihtiyaçlarını da karşılardı..
Haberin eksiği bununla da bitmiyor; örneğin "babasıyla beraber araçta yaşayan bir çocuktan bahsediliyor, yani bir dram var, trajedi var ve bu yön haberci tarafından görülmemiş veya başka bir habere saklanmış... (Bu korkunç detay görülmemişse habercilik açısından hata, başka habere saklanmışsa okuyucuya haksızlık yapılmış.)
Çocuk kız mı, erkek mi, kaç yaşında, okula gidiyor mu, başka kardeşi var mı, annesi nerede, araçta yaşama sebebi ne, isteyerek mi araçta kalıyor, cezayı ödeyecek maddi imkânları var mı, ceza kesildikten sonra bu iki kişi nereye gitti.. gibi bir çok soruyu görmezden gelen bir haber olamaz...
Senaryo gereği ölen bir mafya babasını kahraman kabul edip gıyabında cenaze namazı kılan bir toplumda gerçekten yaşandığı iddia edilen böylesi bir dramın ardındaki gerçeği öğrenmek hakkımızdır..
Buradan Gazeteci meslektaşıma ve Bursa İl Emniyet Müdürlüğü yetkililerine sesleniyorum; Lütfen bu kişilerin gerçek durumunu kamuoyuna açıklayın, gerçekten de kışa girdiğimiz ve pandemiyle mücadele ettiğimiz bu kötü günlerimizde "araçta yaşamak zorunda kalmış biri çocuk iki insan mı var? Varsa akîbetleri ne durumda?
Allah yardımcıları okurken içim sızladı inşAllah ceza yazmak yerine yaşayacakları daha düzgün bir yer ayarlanır umarım gerkeni yaparlar