ANIZ YAKANLAR BUNLARI BİLİYOR MU?

Her yıl hububat hasadıyla seviniyoruz ama hemen ardından başlayan anız yangınlarıyla da üzülüyoruz…

Ne hikmetse o güne kadar yanmayan tarlalarda “kendiliğinden” (!) bir kıvılcım oluyor ve yine ne hikmetse “sadece söz konusu tarlanın sınırlarına kadar yayılan” bir yangına sebep oluyor…

Yanıgn sonucu tutulan raporlarda hep bu “bilir kişi” ifadeleri yer alıyor ve aslında cezalandırılması gereken tarla sahipleri cezadan kuruluyor…

Yetkililer ise her yıl bu mevsimde “anız yangınları konusunda tedbirler aldık” (!) şeklinde açıklamalar yaparak toplumda oluşması muhtemel tepkilerin önünü kesiyorlar… Olay olunca da “ne yapalım doğal bir olay, tarlada bilinmeyen nedenle yangın oluşmuş” diyerek vicdanlarını rahatlatıyor, yasal sorumluluklarından da kurtulmuş oluyor…

Peki, anız yakanlara karşı ciddi mücadele etmeyen yetkililer, onları bu suçlarından kurtarak “bilir kişiler” ve tabi ki anız yakanlar bunları biliyor mu?

Mesela, 1 santimlik toprağın150-350 yılda oluştuğunu?

Mesela, tarım yapılabilecek tarlanın en az 60 santimetre kare olması gerektiğini?

Mesela, en uygun şartlarda tarım toprağının oluşabilmesi için 20 bin yıla ihtiyaç duyulduğunu?

Peki ya, binlerce yılda oluşan 1 santimlik toprağın “canlı ve dinamik” bir yapıya ulaşması için gerekli canlı organizmaların sayılarının hesaplanamayacak kadar çok olduğunu biliyorlar mı?

Arkadaşlar,

Ey bilerek veya bilmeyerek bu suça iştirak edenler;

Bu konuda bir makale yazan Prof. Dr. Ayten Namlı diyor ki, 1 gram toprakta birkaç yüzden milyarlara varan sayıda “yaşam döngüsü için son derece önemli” canlılar var!

Bu canlılar bitkisel ve hayvansal artıkları ayrıştırarak bitki besin maddelerinin bitkilere ve dolayısıyla onu tüketen insanlara ve hayvanlara faydalı olmalarını sağlıyorlar… Sizin bir kıvılcımla yaktığınız bu organizmaların sayısının çokluğu ve hareketliliği topraktaki verimi arttırır yani bereketli üretime vesile olurlar…

Onun içindir ki, yani sizler yaktığınız içindir ki yıllardır giderek azalan bir bereketten mahrumuz!

Bu organizmaların tüm hareketliliği dünyadaki hayatın devamlılığını sağlar. Örneğin nefes alıp vermeyeleriyle havadaki döngüye katkı verir; ondan dodlayıdır ki verimli toprağın olduğu bölgelerde hava daha temiz, doğal ve sağlıklıdır…

Toprak haciminin yüzde 5’ini kapsayan kısmın yüzde 85’ini humus, yüzde 10’unu bitki kökleri ve kalan yüzde 5’i de topraktaki bizim görmediğimiz milyarlarca canlı oluşturur.

Bilmiyorsanız öğrenin; 1 gram toprakta 1 milyondan 4 milyara kadar değişen sayıda gözle göremeyeceğimiz minik bakteriler vardır…

Bilmiyorsanız öğrenin, bilmeyenlere öğretin lütfen, sizin bir çırpıda yaktığınız yüzlerce dönüm arazideki katrilyonlarca bakteri yanıyor, toprak üzerinde yaşayan çekirgeler, bitler, solucanlar, hamam böcekleri, kanatlı diğer böcekler, kertenkeleler, keneler, örümcekler, karıncalar, salyangozlar ve kısacası aklınıza getiremeyeceğiniz çeşit ve sayıda canlı yanıyor… Bunca vebali nasıl üstleniyorsunuz, bu nasıl bir cehalet, bu nasıl bir cesaret? Üstelik çoğunuz “Müslümansınız”, yeri geldiğinde “bir karıncayı bile incitmem” diyenlerdensiniz…

Lütfen ama lütfen bir kez daha düşünün; bakteriler olmazsa böcekler, böcekler olmazsa kuşlar, kuşlar olmazsa yılanlar, yılanlar olmazsa atmacalar, atmacalar olmazsa daha neler neler besin bulamayacak! Bu bir yaşam döngüsüdür, yüce Allah öyle bir sistem yaratmış ki canlıların hepsinin hayatı bir zincir gibi biri birine bağlıdır.

Siz sadece tarladaki anızı değil, kendinizi, kendi soyunuzu, kendi geleceğinizi yakıyorsunuz!

Mehmet Emin DANIŞ

YORUM EKLE