(Bağımsız Kürsü)

Evet, bu durumu bu köşeden defalarca belirtmiştim. Zamanında yapılmayan ve geciken yatırımlardan bu memleket, sosyal, kültürel ve bilhassa ekonomik olarak büyük kayıplara uğruyor.

Şimdi size ne acı ki, okul, yol, kültür sitesi, semt kreş ve kütüphaneleri demeyeceğim. Raylı sistem, mesire alanları, sağlıktan, kentsel dönüşümden, müzeden, yeni valilik binası önüne yapılan kavşaktaki trafik akışının nasıl allak-bullak olduğundan hiç bahsetmeyeceğim.

İnsan (hiç) memleketine CEZAEVİ ister mi? Ne yapalım bizi bu duruma düşüren kader utansın! Ezilerek, üzülerek, sıkılarak şimdi diyeceğim ki, bu memlekete neden zamanın da CEZAEVİ yapılmadı.

AK Parti iktidarı, CEZAEVLERİ yapmakta çok başarılı. 2000 yılında 50 bin tutuklu ve hükümlü varken, 20 yılda suç ve suçlu sayısında patlama oluyor, bu rakamlar zaman- zaman 300 binlere kavuşuyor. Bunlara ek olarak da 456 bin kişi, vuruyor, kırıyor, haraç isteyip ayağına sıkıyor, kadın dövüp ağzını burnunu dağıtıyor, gazeteci, siyasetçi dövüyor, yolsuzluk yapıp çalıyor, bunlara da deniliyor ki, seni tutuklamıyoruz, DENETİMLİ SERBESTLİKTEN özgürsün git dışarıda havanı at, suç makinesine dönüş ondan sonra gel!

Bu iktidar döneminde son 5 yılda 94 CEZAEVİ yapılırken, 366 adet CEZA İNFAZ KURUMUMUZ oluyor. CEZAEVLERİ dolup taşarken çere, AF da aranıyor.

BİZE GELİNCE, 2014 yılında hazırlanan bir raporda, 45 yıllık CEZAEVİMİZ çürük yapı olarak ilan edilirken, yenisinin yapılması için yer teklifleri yapılıyor aradan 7 yıl geçiyor ortada bir şey yok!

24 Ocak 2020 günü ELAZIĞ’DA olan 6,8 büyüklüğündeki depremde çürük raporu olan CEZAEVİMİZDE büyük hasar tespit edilirken, 814 kadar mahkum ile 266 personele buyurun size gurbet yolları göründü denilip çevre illere gönderiliyor.

Avukatlar savunmada sıkıntıya düşüyor, mahkum anaları, babaları, eşleri, çocukları perişanlığa mahkum edilirken, çalışanların aile düzenleri bozuluyor.

ŞİMDİ GELELİM BU İŞİN BİR DE EKONOMİK YÖNÜNE; GERGER ilçemizin merkez nüfusu 2852 kişi, TUT 3453, SAMSAT 4401, SİNCİK 4314 kişi.

Yeni yapılacak CEZAEVİNİN planlandığı gibi, 4-5 yıl önce devreye sokulmaması ile işsizlik ve ekonomik sıkıntı çeken bu memlekete, nelere mal oluyor buyurun hep birlikte bakalım:

Personel ile hükümlü ve tutukluların çevre illere gönderilmesiyle, mahkumların masrafları hariç, personel gelirlerinden bu ilin ekonomik kaybı bir yıllık da 24 milyon lira oldu.

CEZAEVİNDE 4 bin hükümlü ve tutuklu ile birlikte bin 500 personel, 100 adet de lojman olacaktı. Her personeli ailesi ile birlikte 2 kişi sayarsak 7 bin kişilik bir nüfus ortaya çıkacaktı ki, bu da yukarıda vermiş olduğumuz 4 ilçemizin nüfuslarının yaklaşık 2 katı ile ADIYAMAN ekonomisine katkı sağlayacaktı.

Sırf bin 500 personel gelirlerinden ADIYAMAN esnafının 5 yıllık kaybı ortalama en az 500-550 milyon lira.

ŞİMDİ GELELİM, 7 bin kişi günde 1,5 ekmek tüketirse 365 günde kaç ekmek yapar hesabına; 3 milyon 832 bin 500 ekmek tüketimi ortaya çıkar. Bu da en basit hesapla fırıncı esnafımızın bir yılda kaybettiği ekonomik tablo! 4-5 yıllık kaybı da bu memleketin kaderini çizenler hesap-kitap etsin!

7 bin kişilik bir CEZAEVİNİN dokunmadığı sektör yok. Ekmek hesabı ortada, buna eti, sütü, yumurtayı, çayı, kahveyi, şekeri, gömleği, çorabı, atleti, defteri, kalemi neyi eklerseniz ekleyin, hepsini kabul eder. Böylece bu memleketin de neler kaybettiği ortaya çıkar.

Turizmde nerede olduğumuz belli değil, bir arpa boyu yol alamıyoruz. Sulu tarım ve sanayide layık olduğumuz yerde değiliz. Ne yapalım belki bir yaramıza merhem olur diye sıkılarak, üzülerek CEZAEVİNDEN imdat bekliyoruz.